Kapora Dolandırıcılığı Suçu ve Cezai Boyutu Güncel 2025

Kapora dolandırıcılığı suçu, alıcıdan belirli bir ürün veya hizmetin ön ödemesi olarak alınan kaporanın hileli yollarla tahsil edilmesi ve mağdurun bu kaporayı geri alamaması durumunda ortaya çıkar. Bu tür dolandırıcılık olayları, internet ortamında sahte ilanlar, sahte kiralama sözleşmeleri veya sahte ürün satışları üzerinden gerçekleştirilebilir. Dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık kapsamına girmesi, işleniş şekline ve mağdura verilen zararın derecesine bağlıdır. Kapora dolandırıcılığı nitelikli bir suç olarak ele alındığında, verilen cezanın ağırlığı da artış gösterir.

Kapora dolandırıcılığı suçu işlenirken, fail mağduru hileli hareketlerle aldatır ve bu nedenle dolandırıcılık suçu basit dolandırıcılık suçundan ayrılır. Nitelikli dolandırıcılık suçunun cezalandırılması, failin hileli hareketlerinin kapsamı, dolandırıcılık eyleminin planlı olarak işlenmesi ve kamu düzenini ihlal edici nitelikte olması gibi unsurlarla belirlenir.

Dolandırıcılık Suçunun Cezai Boyutu

Kapora dolandırıcılığı nitelikli dolandırıcılık kapsamında değerlendirilir. Türk Ceza Kanunu’nda dolandırıcılık suçunun basit ve nitelikli halleri birbirinden ayrılmıştır. Basit dolandırıcılık suçunda fail, mağduru kandırarak menfaat sağlar ve bu durumda 1-5 yıl arasında hapis cezası ve adli para cezası uygulanabilir. Ancak dolandırıcılık nitelikli şekilde işlenirse, fail için öngörülen hapis cezası süresi 3-10 yıl arasında değişir ve adli para cezası da 5000 güne kadar çıkabilir. Nitelikli dolandırıcılık suçu işlenirken failin hileli hareketlerinin planlı ve organize olması, verilen cezada artışa neden olur.

Kapora dolandırıcılığı suçunun cezai boyutu değerlendirilirken failin mağdura verdiği zarar, hileli hareketlerin kapsamı ve suçu işleme amacı dikkate alınır. Bu nedenle nitelikli dolandırıcılık kapsamında değerlendirilen kapora dolandırıcılığı, Asliye Ceza Mahkemesi yerine Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanır.

Kapora Dolandırıcılığı Nedir ve Nasıl İşlenir?

Kapora dolandırıcılığı, bir mal veya hizmetin satışından önce alıcıdan alınan ön ödeme anlamına gelen kaporanın, dolandırıcı tarafından hileli yollarla alınıp geri verilmemesi durumunda ortaya çıkar. Günümüzde internet ortamında yaygın olan bu suç türü, sahte ilanlar, sahte ürün veya hizmet sunumu ve sahte sözleşmeler yoluyla işlenebilir. Örneğin, kiralık bir ev ilanı verip kapora aldıktan sonra kayıplara karışan bir dolandırıcı, bu suçu işlemiş sayılır.

Kapora dolandırıcılığı suçu, failin karşı tarafa bir ürün veya hizmet vaat edip, kapora aldıktan sonra bu vaatlerini yerine getirmemesiyle gerçekleşir. Bu dolandırıcılık suçu, malvarlığına karşı işlenen nitelikli suçlar kapsamında değerlendirildiğinden, faile ağır cezalar verilebilir. Failin, kapora alırken mağduru kandırmaya yönelik hareketlerde bulunması ve bu yolla menfaat sağlaması, kapora dolandırıcılığı suçunun temel unsurlarındandır.

Kapora Dolandırıcılığı ve Uzlaşma Süreci

Kapora dolandırıcılığı suçu, nitelikli dolandırıcılık suçları arasında sayıldığından dolayı, suçun işlenmesi halinde fail ve mağdur arasında uzlaşma hükümleri uygulanmaz. Kapora dolandırıcılığı suçu işlendiğinde failin mahkemede etkin pişmanlık göstermesi ve mağdurun zararını tazmin etmesi durumunda ceza indirimi söz konusu olabilir. Failin ceza indirimi alabilmesi için şu koşulların sağlanması gerekir:

• Mağdurun zararının tazmini
• Failin suçu işlediği için pişmanlık duyması
• Mağduriyetin tam olarak giderilmesi
• Failin iyi halli davranış göstermesi

Kapora dolandırıcılığı suçunda ceza indirimi yapılabilmesi için yukarıdaki koşulların sağlanması gerekmektedir. TCK 167/2’de bahsedilen kişiler aleyhinde işlenen nitelikli dolandırıcılık suçlarında ise uzlaşma hükümleri uygulanabilir. Ancak bu kişiler dışında işlenen dolandırıcılık suçları için uzlaşma hükümlerinden yararlanmak mümkün değildir.

Kapora dolandırıcılığı suçu, özellikle taşınmaz kiralama, araç satışı veya yüksek değere sahip eşya satışlarında sıklıkla karşılaşılan bir dolandırıcılık türüdür. Dolandırıcılar, gerçekte olmayan veya sahip olmadıkları bir mal ya da hizmet için kapora alarak mağdurları kandırır. Türk Ceza Kanunu (TCK) uyarınca bu tür dolandırıcılık eylemleri “Nitelikli Dolandırıcılık” kapsamında değerlendirilmektedir ve suçun işleniş biçimine göre hapis cezası ile cezalandırılmaktadır. Bu tür bir mağduriyetle karşı karşıya kalan kişilerin haklarını savunmak ve etkili bir hukuki süreç yürütmek için bir ceza avukatı ile çalışmaları önemlidir.

Bir ceza avukatı, kapora dolandırıcılığı ile karşılaşan mağdurlara, dava sürecinin her aşamasında rehberlik eder. Dolandırıcılık suçlarının soruşturulmasında delil toplama, mağdurun uğradığı zararın tespiti ve faillerin cezalandırılması gibi önemli adımlar bulunur. Avukat, müvekkilinin haklarını koruyarak, dolandırıcılığın boyutuna göre uygun cezai yaptırımların uygulanmasını sağlamak için gerekli hukuki işlemleri başlatır. Kapora dolandırıcılığı gibi olaylarda, profesyonel bir ceza avukatı desteği, mağdurun haklarını eksiksiz bir şekilde savunmak adına kritik bir rol oynar.

Kapora Dolandırıcılığına İlişkin Yargıtay Kararları

Yargıtay’ın kapora dolandırıcılığı suçuna ilişkin verdiği kararlarda, genellikle suçun nitelikli dolandırıcılık kapsamına girdiği ve failin mağduru hileli hareketlerle kandırarak kapora aldığı vurgulanır. Yargıtay’ın bu yöndeki kararlarında, failin internet üzerinden veya başka yollarla ilan vererek, kapora aldıktan sonra ortadan kaybolmasının nitelikli dolandırıcılık suçu oluşturduğuna hükmedilmektedir. Bu kararlara göre, failin kapora aldıktan sonra vaat ettiği ürün veya hizmeti teslim etmemesi halinde, nitelikli dolandırıcılık suçundan cezalandırılması söz konusudur.

Kapora dolandırıcılığına ilişkin Yargıtay kararlarında, failin mağduru kandırmaya yönelik hareketlerinin planlı ve organize olması, suçun nitelikli dolandırıcılık kapsamına alınmasında belirleyici bir rol oynar. Bu tür suçların yargılaması Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılır ve verilen ceza süresi suçun işleniş biçimine göre belirlenir.